E. Engin Hüküm
eşref hüküm
20 Eki 2025
YZ1. YZ dostum Qwen3-Max ile AKIŞ üzerine sohbet
7 Ağu 2024
BESLEYİCİ UCUZ BİR ÇORBA ÖNERİSİ - MAYA ÇORBASI
Kendimi iyi kötü beslerim fakat mutfak işlerine hiç yakın ilgim olmamıştır. O nedenle bir gün bir çorba tarifi vereceğim kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi. Ama bugün emekçi/emekli ücretleri ve paramızın alım gücü öyle düşük ki, belki biraz saçma bile bulunsa, akla gelen ucuz ama iyice bir beslenme önerisi - sorunun ana çözümü olmasa bile - paylaşılabilir.
Ekmek mayası S. Cerevisiae farklı nedenlerle görüş alanıma girmiştir. Eski küçük dostum desem yeridir. İki ay filan önce, ekmek fırınından yarım kiloluk yaş maya paketini 20 liraya almıştım. (fırınlar çok fazla kullanıyor ve toptan alıyor). O sıra bu mayayı tekrar araştırırken, önceden biraz bilip unuttuğum besin değerlerini gördüm. Kuru madde olarak bakıldığında %45 oranında protein ve birazda B vitaminleri, mineraller vs içeriyor.
Yani 100 gram kuru mayanın 45 gramı protein. Bu bakımdan et ve balıktan üstün!
Piyasada uygun fiyatla ulaşılabilir 3 çeşit maya var :
1. Yaş maya
2. Aktif kuru maya
3. Instant (hazır) kuru maya
Yaş mayada su oranı fazla, bir de saklama süresi kısa. Aktif kuru maya daha az su içeriyor. Hepsi kullanılabilir ama eşdeğerlik yaklaşık şöyle :
100 gr instant kuru maya = 150 gr aktif kuru maya = 300 gr yaş maya
Marketlerde bunlar küçük paketler halinde ve pahalıya satılır. Başka kaynaklardan yarım kiloluk paketler olarak alınırsa oldukça ucuza gelir.
Ben tam bir çorba tarifi veremem ama tarhana pişirir gibi veya domatesle birlikte domates çorbası gibi veya tel şehriye ile ve baharatlarla hazırlanabilir. Kendi tadı da kötü değil ve ayrıca steril ortamda üretildiğinden oldukça güvenlidir. Uzun süre kaynatmanıza gerek yoktur. Hatta hızlı olmak gerekiyorsa belki ılık suda bile hızlıca hazırlanabilir. Örneğin kefirin içinde bu tek hücreli maya da var (probiyotik)
Ek1 : İyice araştıramadım ama, hızlıca baktığımda kırmızı etin yüz gramında 20-25 gram kadar protein var. Döner eti daha yağlı hazırlandığından 100 gramında protein 10-15 grama kadar düşüyordur. Kadıköy merkezdeki bir dönercinin, internet üzerinden döner fiyatlarına baktım. En ucuz ekmek arası döner fiyatı, 50 gram et için 156 liraydı. En iyi ihtimalle %15 protein hesabıyla, 156 liralık bu döner-ekmekte 7.5 gram protein var.
Yani 100 gram instant kuru maya ile hazırladığınız çorba, 45/7.5 = 6 adet ucuz döner ekmeğe denk gelir (protein olarak).
Bir de şu aklıma geldi : Ufalanmış kuru ekmek ile kuru maya ve yapıştırıcı olarak yumurta ve köfte baharatlarıyla yoğrulup, köfte şekline getirilip kızartılabilir. Maya köftesi! Deneyip yazmak isterdim ama olmadı, denersem eklerim.
5 Ağu 2024
İLERİGERİZEKALI
17 Ara 2023
Brain Laser - Beyin Lazeri
29 Eki 2023
29 Ekim 2023 100. YIL ve BİR DİLEK
Sırf kendine değil, tüm dünyaya ışık tutarak !
9 Tem 2023
Kend'onaran
(Şubat 2020 tarihli AKIŞ'la ilgili yazıda, "Kestirilmesi zor yeni gelecek olanlar, sürekli kendini onaran ve geliştiren, .." gibi bir şey yazmıştım. Bu konuda akla gelenleri derleyip toplayamadım ama birkaç satırı kendime not olarak buraya yazayım. Bu türden bir yeni gelecek olana da (ki uzakta oluşmuş da olabilir) , Yunus'un Türkçe Kend'özün deyişinden esinle Kend'onaran dedim.Sonu gelmez zaman yetmez ama belki sonra devam)
"Ondan yeğrek ne vardır, kişi bile kend'özün "
Kend'onaran, varlığını sürdürmek için başka hiçbir şeye zarar vermeyecek aşamaya gelebilir.
Kend'onaran'ın giderek dünya veya başka bir gezegene, yıldıza bağımlılığı kalmaz. Yani, yolunda epeyce ilerlemiş bir Kend'onaran'ı bulmak için yıldızları, gezegenleri taramak yetersiz kalabilir. Kısaca adresi olmayabilir!
Kendi ömrü sınırsıza yaklaştığı için, türünün devamını garantiye almak, türemek gibi bir kaygısı, güdüsü yoktur. Yarenlik etmek ve bildiğinden fazlasını öğrenmek içinse, evrende bambaşka yapılarla er geç iletişime girecektir. (Karşılıklı paylaşımlar/dayanışma)
5 Oca 2023
P6b KIZILÖTESİ GÜNEŞLENME 2 (Önem kazandı)
Kızılötesi güneşlenme ile ilgili ilk yazıyı yayınladıktan bir süre sonra bir doktor kuzenimden, melotonin hormonuyla ilgili ilginç bilgiler içeren bir mesaj aldım. Kısaca, melatoninin önemi dışında, sadece epifiz bezinde (gece karanlıkta) üretilmeyip, bundan çok daha fazlasının, gündüz yakın kızılötesi (NIR) ışınların uyarımıyla neredeyse tüm hücrelerimizde, mitokondride üretildiği üzerineydi. (%5 epifiz, %95 hücre/mitokondri) Kısa bir araştırma yaptığımda, bu konunun ve ilgili yeni bulguların çok önemli olduğunu gördüm ve ilk yazının altına ek yapmak yerine ayrı bir başlık açmak istedim. (kendime ve yolu düşenlere hayati önemde bir not olarak)
İnternette kaba bir araştırma yaptığınızda, genellikle melatoninle ilgili eski bilgiler karşınıza geliyor. Özetle bu hormonun epifiz bezinde -gece karanlıkta- üretildiği ve asıl işlevinin uyku-uyanıklık döngüsünü, yani biyolojik saati veya sirkadiyen ritmi düzenlemek olduğu gibi bilgiler veriliyor. (Türkçe wiki veya bazı özel hastanelerin web sayfaları bile yaklaşık olarak buna benzer sınırlı, eski bilgi içeriyor. )İngilizce wikipedia biraz daha iyi, yeni bilgileri de içeriyor :
Melatonin ilk olarak 1993 yılında güçlü bir antioksidan ve serbest radikal temizleyici olarak
rapor edildi. .... Melatoninin, en etkili lipofilik antioksidan olduğuna inanılan E vitamininden
iki kat daha aktif olduğu kanıtlanmıştır.
Melatonin, plazma konsantrasyonunu (epifizden salınan) büyük ölçüde aşan mitokondriyal
sıvı içinde yüksek konsantrasyonlarda oluşur. ....melatoninin mitokondriyal bir antioksidan
olarak önemli bir fizyolojik işleve sahip olduğu..
Melatoninin reaktif oksijen ve nitrojen türleri ile reaksiyonu yoluyla üretilen melatonin
metabolitleri de serbest radikallerle reaksiyona girer ve onları azaltır.
(Bağışıklık sitemiyle etkileştiği üzerine de birkaç satır var ama çalışma az, detaylar belirsiz)
Onlarca yıl boyunca öncelikle bir hayvan nörohormonu olduğu düşünülürken, bitkilerde de
bulunduğu saptanmış. ....
Çok daha önemli bilgilere ise melatonin-research.net sitesinde şu makalede rastladım :
http://www.melatonin-research.net/index.php/MR/article/view/19/213
(Bu sitede daha birçok önemli makale/bilgi vardır. Daha detaylı bakılmalı ama ben şu sıra
yavaşım)
Bu makalenin neredeyse her satırı önemli olduğundan kısa bir özet çıkarmak zor. Bazı
satırları buraya alıyorum ama doğrudan bu makalenin okunmasını öneririm. İngilizcesi
(benim gibi) yetersiz olanlar çeviri programları kullanabilir. Ve her satırı tamamen anlamaya da gerek yok bence. Anlaşıldığı kadarı da önemli olacaktır.
Melatonin ışığa/fotonların uyarımına bağlı olarak üretiliyor. Mavi ve yeşil ışık yokluğu
epifiz bezinin melatonin üretmesini başlatıyor ( Bu kanda dolaşımda olan hormon).
Gündüz ise yakın kızılötesi (NIR) ışınların varlığı ile mitokondride hücre altı melatonin
üretimi uyarılıyor. Hücre altı melatoninin birçok dokuda kanda dolaşımda olan melatoninden çok daha yüksek konsantrasyonlarda olduğu ve üretildiği hücrenin yakınında kaldığı saptanmış .
İNSAN VÜCUTUNUN OPTİKLERİ başlığı altında : Güneş ışığı milyonlarca yıldır insan
vücuduna yönelik en büyük dış uyarandır (60 MJ/gün'e kadar). Güneş, bizi 250nm-4000nm dalgaboyları aralığında fotonlara maruz bırakan, ama ağırlıklı
olarak geniş bantlı bir yakın kızılötesi (NIR) ışın yayıcıdır.
Doğal güneş ışığında vücuda çarpan fotonların %70'inden fazlası NIR fotonlarıdır. LED, OLED ve CFL aydınlatma ve ekranlar sıfır NIR fotonları yayar, bu nedenle çoğunlukla NIR fotonları yayan güneş ışığı, ateş, ay ışığı ve akkor kaynakların aksine "Yalnızca Görünür" yayıcılar olarak adlandırılabilirler. Vücudumuz, buna adapte edilmemiştir.
Modeller, retina gibi hassas alanlar için vücudun UV'yi filtrelemek, VIS'i (görünür ışığı) zayıflatmak ve NIR fotonlarını toplamak için büyük çaba sarf ettiğini gösteriyor.
Optik olarak, beyni çevreleyen beyin omurilik (BOS) sıvısı, NIR'de minimum optik absorpsiyona ve saçılmaya sahiptir. Kafa derisi ve kafatası UV/Görünür fotonları optik olarak bloke eder ancak NIR fotonlarını beyni çevreleyen bu büyük ölçüde şeffaf bölgeye iletir. Beyni çevreleyen CSF, optik olarak, beynin yüzeyinden saçılan NIR fotonlarını beynin kıvrımlarının derinliklerine bile dağıtan bir ışık kılavuzu görevi görür.
Bu haliyle beyin, NIR fotonlarını gri maddeye, beynin kıvrımlarına kadar dağıtmak için optik olarak tasarlanmış gibi görünmektedir. NIR'ın gri maddeye faydalı olduğu hipoteziyle tutarlı bir şekilde, gri maddenin beynin dış yüzeyinde lokalize olması ilginçtir.Doğal güneş ışığının (NIR açısından zengin) yapay aydınlatmaya kıyasla çocukların öğrenme oranlarını iyileştirdiğini gösteren çalışmalar var...
Gözün görünür bölgede olduğundan daha büyük bir NIR iletim penceresi vardır. Göz kapağı, sklera (gözün beyaz kısmı) ve koroid (gözün damar tabakasının bir parçası) melanin seviyelerine bağlı olarak NIR iletir, böylece retinaya çarpan fotonların çoğu gözbebeğinden girmez, skleradan geçer ve göz kapaklarımız kapalı olsa bile retinayı NIR fotonlarıyla doldurur. . Daha da etkileyici olanı, fetüsün optiğidir. Amniyotik sıvı, daha önce tartışılan beynin etrafındaki BOS sıvısına benzer şekilde 850nm civarında bir tepe iletimine sahiptir. Daha önce tartışıldığı gibi, beyin etrafındaki sıvı aynı zamanda NIR'de en yüksek bulaşmaya sahiptir ve birçok araştırmacı, Travma Sonrası Stres Bozukluğu (PTSD), demans ve Parkinson'u tedavi etmek için NIR tedavilerinin kullanımını takip etmektedir.
Mavi fotonlar cildin daha derinlerine nüfuz ederek UV fotonlarından daha düşük yoğunlukta serbest radikal üretirler. Doğal güneş ışığında, UV fotonları (430nm'den küçük) ve görünür fotonlar (430nm'den büyük), ilk olarak Zastrow ve arkadaşları tarafından fark edildiği gibi eşit miktarda serbest radikal üretir. UV fotonlarından farklı olarak, Yüksek Enerji Görünür (HEV) (400 – 500nm mavi-yeşil) fotonların, derinin ve retinanın yağ açısından zengin dermis ve yağ altı katmanlarında serbest radikaller oluşturduğu açıktır.
30 yılı aşkın bir süredir, UV bloke edici güneş kremlerinin geliştirilmesine ve yaygın kullanımına rağmen, beyaz ırkta cilt kanseri oranları artmaya devam etmiştir. HEV (yüksek enerji görünür ışık, mavi, yeşil) fotonları tarafından üretilen serbest radikallerin büyük miktarlarda lipid serbest radikalleri üretiyor. Lipit serbest radikalleri cilt kanseri ve diğer hastalıklarla ilişkilendirilmiştir . Doğal güneş ışığı altında, NIR fotonlarının in vivo olarak hem UV hem de görünür fotonların neden olduğu hasara karşı koruma sağladığı
gösterilmiştir.
Doz açısından bakıldığında, fotokimyada kullanılan karşılıklılık teorisine göre ofiste
geçirilen 8 saat, güneşte geçirilen 30 dakika ile aynı sayıda serbest radikal üretir. LED aydınlatmayı uzun süre kullanmakla bir "Mavi yanık" almak mümkündür. Genel olarak,
görünür fotonların serbest radikal oluşum hızı büyük ölçüde yeterince takdir edilmemiştir. ESR verilerinin ve MBM'lerin gösterdiği şey, görünür fotonların iyi huylu olmadığı ve bazı cilt kanserlerinde birincil risk faktörü olabileceğidir.
Kızılötesinin ısıya eşit olduğu şeklindeki yaygın bir yanılgıya dikkat edilmelidir. Enerjinin
dalga boyu ile ters orantılı olduğu göz önüne alındığında, termal olarak bir mW/cm2 450nm (mavi) foton ve bir mW/cm2 900 nm (NIR) foton, eğer optik absorpsiyon katsayıları her iki dalga boyunda da aynıysa, aynı sıcaklık artışını üretir.
MELATONİN + İNSAN VÜCUTUNUN OPTİKLERİ
14 gün boyunca her akşam 20 dakika boyunca tüm vücutlarında 670 nm'ye (koyu kırmızı ışık) maruz kalan sporcular üzerinde yapılan bir çalışmadan : Tedavi ekipmanının varlığına bağlı olarak 670nm (koyu kırmızı) kullanılmıştır. Diğer çalışmalardan farklı olarak, tedavi sırasında tüm vücut açığa çıkarıldı ve gözler kapatıldı. Kontrol ile karşılaştırıldığında, testin sonunda gösterildiği gibi pik dolaşım/serum melatonin seviyeleri yükselmiştir. Bu çalışmada sadece dolaşım/serum melatonin seviyeleri artmakla kalmadı, aynı zamanda deneklerin uyku kalitesi ve atletik performans seviyeleri de önemli ölçüde iyileşti. Bu veri, tedavilerin atlet hücrelerinin büyük bir yüzdesinde uykudan hemen önce (kamp ateşi etrafında oturmaya benzer) yüksek antioksidan seviyelerini uyardığı ve böylece ekstrakte edilmesi gereken dolaşımdaki melatonin miktarını azalttığı bu incelemenin hipoteziyle tutarlıdır. Daha önceki bir
çalışmada, Figuerio ve Rae (39) 630nm'de benzer etkiler göstermiş ancak sonuçların önemini fark edememiştir. NIR'deki biyolojik veya terapötik pencerenin yaklaşık 650 nm'den 1200 nm'ye kadar uzandığı ve kırmızı bölgedeki dalga boyundaki küçük değişikliklerin vücuttaki optik absorpsiyon profilini önemli ölçüde etkileyebileceği belirtilmelidir. Ek olarak, melatonin tedavileri ile birlikte 808nm NIR maruziyetinin kemiklerdeki iyileşme oranlarını sinerjik olarak iyileştirdiği gösterilmiştir . NIR tedavileri kullanılarak hücre altı melatoninin uyarılması, yaşam sürelerini uzatmak için bir mekanizma olarak bile önerilmiştir. Genel olarak, hücre altı melatonin, yerel kontrol ve normal enerji üretimi sırasında veya güneş ışığı gibi harici serbest radikal üreten kaynaklar nedeniyle üretilen serbest radikallere yanıt için birincil adaydır.
Daha önce belirtildiği gibi, NIR fotonlarının deri, retina, beyin, fetüs vb. bölgelerde kan akışını arttırdığı gösterilmiştir. Slominski ve diğerleri tarafından tartışıldığı gibi, melatonin ayrıca immünomodülatör, termoregülatör ve antitümör özellikler sağlar. NIR ve hücre altı melatonin birlikte çalışıyor gibi görünüyor.
NIR fotonlarının vücuda birkaç santimetre girdiği göz önüne alındığında, henüz keşfedilmeyi düşünmediğimiz başka optik mekanizmalar da var. Cilt UV fotonlarına maruz kalmadan önce ön işleme tabi tutulursa, NIR fotonlarının SPF 15 seviyesine kadar cilt koruması sağladığı gösterilmiştir. Dalga boyunu 630nm'den 670nm'ye değiştirmek, etkilenen hücre sayısını önemli ölçüde artırır.
Dolaşımdaki melatonin (epifizde üretilen), ışık yokluğunda uyarılır. Ancak hücre altı melatonin, ışığın varlığıyla uyarılabilir. Yine, optik dikkate alınmalıdır. Sabah, gün doğumu ağırlıklı olarak NIR fotonlarıdır ve bu hipotezde Zhao ve diğerlerine dayalı olarak hücrelerimizde yüksek seviyelerde antioksidanları uyarır. Öğlen yaklaştıkça maruz kaldığımız UV ve görünür fotonların sayısı artıyor. Kabaca NIR/VIS optik watt oranları gün doğumunda yaklaşık 3'e 1'dir, öğlen 1'e 1'e ulaşır ve gün batımında 3'e 1'e döner. Kamp ateşleri ve akkor ışık kaynaklarının NIR/VIS oranları 10'a 1'dir. Böylece gün geçtikçe, NIR fotonlarının göreli sayısı tekrar artar ve 600.000 yıl boyunca insanlar yatmadan önce kamp ateşlerinin (tonlarca NIR) etrafında toplanırlar. Daha yakın zamanlarda, mum ışığı altında kitap okumak veya akkor ampul kullanmak, uykudan önce büyük miktarlarda NIR'a maruz kalmayı garanti ediyordu. Bu artık modern toplumda olmuyor. Bunun yerine normal bir gün, görünür ışık (visible only) yayıcıların altında kalkmayı, günü Sadece Visible yayıcıların ve yüksek bilgi içeriğine bakarken NIR fotonlarının girmesini engellemek için kaplanmış pencerelerin bulunduğu bir ofiste geçirmeyi ve sadece Visible ekranlarının görüntülenmesini ve hava karardıktan sonra eve dönmeyi içerir.
Dolaşımdaki melatonini baskılayan ve iyi bir gece uykusunu engelleyen Sadece Görünür Yayıcılar (aydınlatma ve ekranlar) ile dolu. Yıllar geçtikçe, bunun moleküler enkaz
birikimine ve bir dizi hastalığa yol açtığını iddia etmek mantıklıdır.
Ekranlara 7 saatten fazla maruz kalan çocuklarda serebral korteksin inceldiğini gösteren bir çalışma, yüksek frekanslı içerik yayıcıların hücre fizyolojisini nasıl etkilediğini incelemeye değer görünmektedir. Beynin yapısındaki bu değişikliklere neden olan temel uyaranlar, darbeli fotonlardır. Özellikle darbe genişliği modülasyonlu aydınlatmanın (hızlı yenileme yapan ekranlar) gereksiz bir oksidatif stres kaynağı olduğu ve NIR fotonlarının yapay ortamımıza yeniden verilmesinin, yüksek bilgi içeriğinin olumsuz etkisine karşı özellikle çocuklar için önemli düzeyde koruma sağlayabileceği önerilmiştir.
Hill ve meslektaşları, çok düşük mavi ışık seviyelerinin melatonini baskılayarak daha yüksek meme kanseri tümör büyüme oranlarına yol açabileceğini gösterirken, Zhang meme kanseri hücrelerinin optik emilimine bakarak sağlıklı göğüs hücrelerinden daha fazla su içerdiklerini ve bu nedenle güçlü bir şekilde absorbe ettiklerini buluyor. NIR ve IR spektrumunda muhtemelen kanser hücrelerinin seçici olarak ısıtılmasına izin verir. Bir biyolog ve bir optikçi, aynı hastalıkla savaşan güneş spektrumunun zıt uçlarında çalışıyor.
Birlikte çalışarak neler yapabileceklerini hayal edin.
Güneş ışığı ve çevremizin optik özellikleri, milyonlarca yıl boyunca, özellikle çocuklarda insan vücudundaki çoğu hücrenin, gün boyunca ve 600.000 yıl boyunca, bir önceki akşam kamp ateşi etrafında toplanan gruplar olarak her zaman ağırlıklı olarak NIR fotonlarına maruz kalmasını garanti etti. yatma zamanı. Bu, akkor ampullerin yaydığı aşırı NIR miktarlarına bağlı olarak son 150 yıl boyunca devam etti. Elli yıl önce, flüoresan ampuller NIR'ı yapay ortamdan uzaklaştırmaya başladı. Zamanımızın %90'ı yapay aydınlatma altında ve sıfır NIR yayan ekranların önünde ve NIR'ın ofislerimize, okullarımıza ve evlerimize girmesini engelleyen NIR bloke pencere uygulamalarıyla modern toplumlar NIR mağaraları yarattı. Çoğu araştırmacının fark edemediği şey, ilk kez Güneş'in yaydığı tayfın (NIR) %70'inin gün içinde hayatımızdan siliniyor olmasıdır.
Melatonin ve güneş ışığı yakından bağlantılıdır. Bu ilişki hominidlerde birkaç milyon yıldır
devam etmektedir. Geçen yüzyılda modern toplum, geceyi yavaş yavaş hayatımızdan çıkarmaktadır. Çoğu araştırmacı, geceleri modern ışık kaynaklarından gelen mavi fotonlara daha fazla maruz kalmanın dolaşımdaki melatonini baskılayarak daha az
uykuya ve dolaylı olarak bir dizi hastalığa yol açtığı konusunda hemfikirdir. Modern toplum NIR'yi ofislerden, evlerden ve okullardan kaldırarak, hücresel süreçleri doğrudan etkiliyoruz. NIR fotonlarının, hücrelerimizin çoğunluğu ile benzersiz bir şekilde etkileşime girdiği optik olarak gösterilmiştir. Optik olarak, vücut NIR fotonlarını retina, beyin ve fetüs dahil olmak üzere en hassas bazı bölgelerde lokalize edecek şekilde tasarlanmış gibi görünüyor. Biyolojik ve optik literatürün gözden geçirilmesine ve üç boyutlu Mekanistik Biyo-optik Modellerin sonuçlarına dayanarak, NIR'nin ciltte melatonin biyosentezi de dahil olmak üzere lokal olarak fazla miktarda antioksidan üretmesi için her hücreyi uyardığı öne sürülmüştür . Melatonin, muhtemelen tüm hücrelerde üretilen güçlü ve her yerde bulunan bir antioksidandır .
Melatoninin diğer antioksidanları ve antioksidan enzimleri kontrol ettiğinin gösterilmesi göz önüne alındığında ...
Yukarıda gösterildiği gibi, insan vücudu, günlük olarak tek bir, ağırlıklı olarak Yakın Kızılötesi geniş bant sabit yayıcıya (Güneş) maruz kaldığı varsayımına dayalı olarak süreçleri geliştirmiş ve uyarlamıştır. Bu varsayım artık geçerli değil. Doğada, insan vücudu hiçbir zaman aşırı NIR fotonları olmadan UV'ye veya görünür fotonlara maruz kalmaz. Görünüşe göre bunun birçok nedeni var. Bu çalışma, melatoninin bir kez daha insan sağlığının merkezinde yer aldığını ve aydınlatma, teşhir ve mimarlık endüstrisinin, mümkün olduğu kadar çok hücremizde hücre altı melatonin miktarını artıran ürünler geliştirmeye odaklanması gerektiğini öne sürüyor; cilt, retina, fetüs, beyin vb. İronik bir şekilde, bu ders, sağlıklı çiçekli bitkiler üretmek için NIR'yi
yeniden uygulamaya zorlandıkları kenevir endüstrisi tarafından zaten öğrenildi. İnsan vücudu, çocukların daha hızlı öğrenebilmesi ve yaşlandıkça hepimizin daha sağlıklı yaşayabilmesi için mümkün olan en iyi yapay ortamı hak ediyor.
Aklıma gelen öneriler :
1. Günümüzün enerji tasarruflu LED ampullerine, yeterli oranda NIR LED eklenmeli
(enerji kaybı dikkate alınmadan).
2. UV ve görünür ışınları engelleyen ama NIR ışınları geçiren şapka, kumaş gibi şeyler
yararlı bir buluş/ürün olur.
3. En azından sınav dönemi çalışma sırasında öğrencilerin yakınında, ısıtıcı infrared lambalar ikinci bir masa lambası olarak çalıştırılabilir, uyurken tam kapatılmayıp kısılabilir.
4. Ciddi hastalık durumlarında (virüs/bakteri enfeksiyonlar, tümör vs), kızılötesi ışın yayıcı lambalar tedaviyi destekleyici olarak hasta yakınında ve ona yönderilmiş olarak kullanılabilir (hatta kullanılmalı). Makalede geçen , hücre-altı melatoninin üretildiği yer yakınında kaldığı göz önüne alınırsa, tüm beden hedefleniyorsa, kızılötesi aydınlatma kısa bir süre için de olsa neredeyse çıplak olarak yapılabilir. Veya hedeflenen sınırlı bir bölge varsa, orası çıplak olmalı ve ışık oraya yöneltilmeli. Çünkü anlaşılan, hücrelerde üretilen melatonin ağırlıklı olarak yerel kalıp dolaşıma katılmıyor ya da sınırlı (bu makale ve
şimdiki bilgilere göre).
Not : Elektrik sobası varsa NIR kaynağı olarak o da kullanılabilir. Ama soba veya lamba biraz kızaran, yani görünür ışıkta saçan türde olmalı ki NIR'da (yakın kızılötesi) yaydığını varsayabilelim. Isıtıcı lamba veya kaynaklarda, orta veya uzak kızılötesi de olabiliyor (mid-far infrared) . Bize gereken koyu kırmızı ve ardından gelen NIR ışınlar.
Ve kızılötesi güneşlenme (P6) ayrı bir önem kazandı şimdi.
7 Ara 2022
Beyni Durdurmak
Beyni çalıştırmak kadar, gerektiğinde onu durdurmakta önemli diye düşünüyorum. Durdurmak ne
Buna iyi bir örnek, çöküntü (depresyon) halindeki kişinin beyninin, kendi aleyhine düşünceler üretmesi olabilir. Kendisini değersiz, başarısız bulur ve bunu destekleyecek ne kadar kötü anı varsa onları dün yaşanmış gibi canlı bir şekilde, karanlık diplerden çağırmaya başlar. Adeta yaşamında başarılı olduğu, iyi veya mutlu olduğu hiçbir şey yoktur, yaşanmamıştır. Bu durum, beynin son derece (kendine) zararlı bir çalışma halidir. Bunun durdurulması gerekir.
Ayrıca durdurulması gereken zararlı beyin faaliyeti , kişinin yakınları ve çevresi, hatta hiç tanımadığı kişiler, başka ülke insanları aleyhine de olabilir. ( Şiddet olayları/savaş, her türden sömürü, ırkçılık, başkalarının yoksulluğu ve acıtılması pahasına aşırı zenginleşme arzusu, paraya/güce doyamamak.. vs..).
Fakat, durdurulması gereken zararlı beyin faaliyetinin farkına varılabilmesi için, önce geri planda sürekli çalışan birkaç doğru programa sahip olmak, yani iyi eğitilmiş ve asgari düzeyde çalışan bir beyin gerekir. Bu bir çelişki gibi görünüyor, yani gerektiğinde beyni durdurmak için, çalışan bir beyne sahip olmak gerektiği konusu. Ama öyle değil. Günümüzde çoğunlukla yapıldığı gibi bilgisayar dünyasından örneklersek, beynimizde, sonradan yüklenmiş veya bazıları baştan yüklü (içgüdüler) birçok program çalışıyor. Aynı anda birçok programın çalışması (multitasking) bilinç düzeyinde mümkün olmasa da , kısa aralıklarla ardarda da olsa beynimizde birçok program çalışıyor. Bunların bazıları , kişinin kendisine veya çevresine zararlı! (ek: Çevreye, dünyaya zararlı olan, ergeç kişiye veya ona yetişmese de yakınlarına zarar olarak döner görünüyor)
Burada bir şey daha akla geliyor: O sıra kendimize zararlı gibi görünse, rahatsızlık verse bile, durdurulmaması gereken bir sorgulama, araştırma faaliyeti de var olabilir. Dolaylı ısı ile durdurulması gerekenlerle gaz verilecek olanları ayırt edebilmek de tecrübe/zaman gerektiriyor sanırım. İşin kötüsü -şu beyin kapasitesine oranla- zamanımız çok kısa.
Son cümle şöyle de olabilirdi :
İşin kötüsü -şu beyin veya belki ciğerimiz, kalbimiz, böbreğimiz hatta tırnağımızın bile katıldığı, ama toplamda düşük bilgi işleme kapasitesine oranla- zamanımız çok kısa.
11 Eki 2022
P6 Destekleyici Tedavi veya Doğrudan Tedavi Amaçlı Kızılötesi Güneşlenme
Akla gelen şu : Plajda güneşlenirken üstünüzde, pleksi veya benzeri şeffaf plastik bir malzemeden, üzerine kaplama yapılmış dikdörtgen bir ışık filtresi olduğunu düşünün. Bu filtre, morötesi (UV) ışınları ve çoğu görünür ışını filtre edip sadece yakın kızılötesi (NIR) ışınları geçirsin ( yararları kanıtlanmış sarı ve kırmızı bölge de dahil edilebilir) . UV koruyucu kremlere (ve hatta güneş gözlüğüne) gerek kalmadan, sadece ‘şifalı’ ışınlarla çok uzun sürelerle güneşlenip, kızılötesi ışın yayan pahalı cihazların işe yaradığı rahatsızlıklarda tedavi dahi olabilirsiniz. (1.Tabi bu ışınlar bronzlaşma yapmaz. Bronzlaşma istiyorsanız, yeterli en kısa süre için -belki yarım saatten kısa- ve kremsiz olarak, filtre dışında açıkta güneşlenebilirsiniz. 2. en az/en çok ne kadar süre güneşlenmeli : Bunun için, onay almış cihazların yaydığı enerji/enerji yoğunluğu (J/cm2) ve uygulama süreleri referans alınıp, filtre sonrası gelen enerji ve yüzey alanları kıyaslanarak yaklaşık güvenli bir aralık saptanabilir)
Pleksi veya benzeri malzeme üzerine yapılacak filtre kaplaması üzerine de, ucuz bir madde/yöntem bulunması dışında iki düşünce aklıma geldi :
1. Pasif : UV ve görünür ışığın çoğunu emen veya yansıtan, yakın kızılötesi ışığı ise geçiren bir kaplama malzemesi kullanılabilir. Yansıtan kaplama mümkünse daha iyi, ısınmaz.
2. Aktif : Kaplama malzemesinin, istenmeyen (UV+görünür ışık) ışınların da önemli bir kısmını emip, farklı/istenen dalgaboylarında ışığa dönüştürmesi. (Absorption--> Emission) Bu durumda uygulama/güneşlenme süresi daha kısa olacaktır.
Ek1. Birkaç ay önce farklı bir amaçla bu çeşit bir filtre aldım. Kızılötesi fotoğraf amaçlı üretilmiş yüksek kaliteli bu filtre sadece 10x10cm boyutunda ama fiyat olarak oldukça pahalıydı. Böyle yüksek optik kaliteye gerek yok, fotoğraf çekmeyeceğiz. %99 değilde %85 geçirsin IR ışığı, ama üretimi ucuz olsun. Ertesi yıl yama/yenileme gerekirse kolaylıkla ve ucuza yapılabilsin.
Ek3. Akşam aklıma gelip de kağıda yazdığım birçok fikri, ertesi sabah buruşturup çöpe atmışımdır. Ama en az 1-2 yıl önce aklıma gelen bu fikri hala önemli buluyorum. Işık var, para da var. Ve sahte kuantum şifacılar gibi değil, muhtemelen birçok insana gerçek kuantum şifa da var.
12 Ağu 2022
Ş7 Beş Kelimelik Hikaye
Beş kelimelik hikaye
Çocuk öldürülmüş
Ağlayanlar. gülenler olmuş
İmtihan Yeri
Sevinin :
İmtihan yok ! (muhtemelen)
Üzülün :
Yine de sınıfta kaldık ! (kesin)
Eski Filozof
Dirilen bir eski Yunan filozofu diyebilir şunu :
Hiçbir yüceliği olmayan küçücük tanrılarımız vardı
Ağaçlar ve otlar hariç
Yarattıkları her şey birbirini yiyordu
Ermiş 2
Ermiş, durmuştur
Gidemez ileri
Hiçbir borcum yoktu
Yani öyle sanıyordum
Düşüne düşüne
Birçok borcum oluştu